Fransız Piyanist Stéphane Blet, genç yaşta yaptığı bestelerle dikkatleri üzerine çekmiş, sonradan eleştirip çıkmaya çalıştığı bir locaya girmiş, zamanla anti-Siyonist bir duruş sergileyince Fransa’da karşılaştığı baskılar üzerine İstanbul’a yerleşmişti. Bir muhtedi olarak Türkiye’de yaşıyor, Osmanlı’yı övüyor ve iyi Türkçe konuşuyordu. KASAM’ı ziyaretinden bir süre sonra İsviçre’ye dostlarını ziyarete giden Blet, ansızın vefat ederek sevenlerini üzmüştü.
Karadeniz Vakfı Genel Başkanı Yusuf Cevahir’in teşvikiyle KASAM’ın organize ettiği Stéphane Blet anma programı 12 Kasım Cumartesi günü İbrahim Cevahir Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Açılış konuşmasını Prof. Dr. Bekir Berat Özipek’in yaptığı programa konuşmacı olarak devlet sanatçısı ünlü kemancı Ayla Erduran, Fransız komedyen Dieudonné M’bala, İsviçreli gazeteciler Alimuddin Usmani ve Mehmet Yıldız katıldı.
Stéphane Blet’nin dostlarından ve komedyen Dieudonné, Fransa’da maruz kaldığı Siyonist baskıları anlattı. Dieudonné, bir programda yaptığı mizahın ardından başka programlarının baskıyla iptal edildiğini, ifade hürriyetinin sözde ve göstermelik olduğunu, Siyonizm’e en ufak bir eleştiri yapanları hemen Yahudi karşıtı anti-semitik olarak yaftaladıklarını ifade etti.
Dieudonné, Charles Hebdo’nun kendisini “küçük beyinli” bir karikatürle tasvir edip alay edebildiğini, kendisinin ise yaptığı espriler yüzünden yüzlerce davaya maruz kaldığını söyledi. Siyonistleri eleştirdiği için Yahudi karşıtı olarak gösterilmesinin saçma olduğunu, Yahudi karşıtlığı ile Siyonizmi eleştirmenin alakasız olduğunu ifade etti.
Stéphane Blet’nin yakın dostlarından Mehmet Yıldız, Blet’nin bazı baskılar yüzünden stresli bir hayat yaşadığını ve İsviçre’de kendisini ziyarete geldiği gün endişeli göründüğünü, bir ara evden ayrıldığında balkondan düşerek vefat edip geride üzüntü bıraktığını anlattı.
Mehmet Yıldız, Stéphane Blet’nin Türkiye’de çok iyi hissettiğini ve bu ülkeyi çok sevdiğini anlatırken İstanbul’daki bir hatıralarını şöyle aktardı:
“Bir gün Stéphane ile birlikte taksiye bindik. Taksi şoförü Cumhurbaşkanına hakaret etmeye başladı. Stéphane birden kızarak taksiyi durdurdu ve aşağı inip şoföre kafa attı. Günlük hayatta kötü sözler sarf ederek konuşan biri değildi. Böyle hakaretlere de tahammül edemiyordu. Cep telefonunun arkasında Osmanlı arması vardı.”
Mehmet Yıldız, Charles Hebdo’nun sinsi bir yayın politikasıyla solcu görünüp Fransa’da sağcılar ile solcuları birbirine düşürmeye çalıştığını, aynı şekilde Hıristiyanlar ile Müslümanlar arasında nefret geliştirmeye çalıştığını ve Siyonist politikalara hizmet ettiğini ifade etti. Yıldız’a göre Fransa’da siyasetçiler büyük ölçüde Siyonist politikalara bağımlılar ve birbirine rakip olan parti liderlerinin ortak paydası aktif bir azınlık olan Siyonist sisteme boyun eğmeleridir.
Stéphane Blet’nin dostlarından ve anti-Siyonist İsviçreli Gazeteci Alimuddin Usmani, Avrupa’da ifade hürriyeti veya basın hürriyetinin çok ileri gösterildiğini ancak büyük temel meselelerin göz ardı edilemeyeceğini söyledi. Usmani, basına ve politikalara hâkim olan görüşleri eleştirince hemen baskıya maruz kaldıklarını, Stéphane Blet’nin buna en açık misal olduğunu, böyle baskılar altında nasıl ifade özgürlüğünden bahsedileceğini sorgulayarak anlattı.
Stéphane Blet’yi anma programının ardından Karadeniz Vakfı bahçesinde halka açık bir BALIK GÜNÜ düzenlendi. Açılış konuşmasını Karadeniz Vakfı Genel Başkanı Yusuf Cevahir ve CHP İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi yaptı. BALIK GÜNÜ’ne katılması beklenen İçişleri Bakanı Sn. Süleyman Soylu, gündemindeki ani değişim sonrası programa katılamadı. Yusuf Cevahir, Akif Hamza Çebi, Dieudonné, Usmani ve Mehmet Yıldız birlikte halka ekmek arası hamsi ve ızgara palamut ikramı yaptılar.
