2022’de başlayan Ukrayna savaşı esnasında Karadeniz’deki güvenli liman Türkiye’nin öncülük ettiği tahıl koridoru dünya buğday tedarik zincirini yakından ilgilendiriyor. Ancak Türkiye’nin Karadeniz bölgesi de bir zamanlar mısır kıtlığı gibi bazı krizlerle karşılaşmıştı. Nagihan Bilgin, bir dönem Doğu Karadeniz’de yaşananları bu alanda yapılan çalışmalar üzerinden özetledi.
Nagihan Bilgin*
Kıtlık tarih boyunca birçok milleti derinden etkilemiş kimi milleti yok ederken kimi devlete de mücadele etmeyi öğretmiş bir afettir. Sözlük anlamı, bir ihtiyaç maddesinin temin edilmesinde yaşanan güçlük olarak ifade edilebilir. Kıtlık, ihtiyaç maddesinin veya hizmetin temin edilememesi sırasında yaşanan zorluğun yol açtığı etkileriyle bir doğal afet olarak görülmektedir.
Gıda kıtlığının birçok sebebi vardır. Bunlar arasında kuraklık başta gelmektedir. Osmanlı Devleti, 1885 ila 1893 yılları arasında gıda eksikliğini yönetmek zorunda kalmıştır. Söz konusu kıtlığın baş gösterdiği bölgelerden birisi Karadeniz’dir.
Bu dönemde gıda krizinden etkilenen kazalar arasında Ordu önemli yer tutmaktadır. Ordu, bölgedeki konumu itibariyle kıyı kazalardan birisi olup Trabzon vilayetinin de merkez sancağı konumundaydı.
19.yüzyılda Osmanlı canlı bir ticari hayata hâkimdi. Canlı ticari hayatını limanlarına borçluydu. Ordu halkı verimli topraklarda çeşitli hububatlar üretmekteydi. Kazanın ihtiyacını karşılayan hububatın fazlası ise ihraç edilmekteydi. Kıtlık döneminde ise bölgede mısır üretiminin asgari seviyeye düşmesiyle kriz çıkmıştı.
Mısır bitkisi, belirli bir ısıya ihtiyaç duyan ve yağışlı bölgelerde yetişen nebatattan olması nedeniyle Doğu Karadeniz bölgesi bitkinin yetişmesi için uygun ortama sahiptir. Karadeniz sahil şehirleri için önemli bir ürün olan mısır, fırın ve seren mısırı olarak iki şekilde işlenmekte ve tüketilmektedir. 19. yüzyılın sonuna doğru Amerika’dan mısır tohumunun getirilmesi üretimini arttırdığı kadar aynı oranda tüketimini de artırınca ihtiyacı karşılayamadı. İhtiyacın giderilememesi Ordu Kazasında 1884 ve 1885 yıllarında şiddetli bir kıtlık yaşanmasına sebep olmuştur.
Bu gıda krizi sadece Ordu halkını etkilemiş değildi; Samsun’a bağlı Çarşamba, Ünye ve Fatsa kazalarıyla Trabzon kazası kıtlığın görüldüğü farklı yerler arasındaydı. Söz konusu yıllarda birçok ziraî girişimde bulunulsa da yeterli miktarda gıda üretimi yapılamadığını söylemek yerinde olacaktır.
Karşılaşılan zorlukların artması üzerine Çarşamba sancağında mısır ihracatının geçici süreyle durdurulması kararı alınmıştı. 1884-85 yılları arasında farklı dönemlerde yaşanan kıtlık dolayısıyla halk zor duruma düşmüş, bölgede tohumluk dahi mısır kalmamış ve bir sonraki sene tarımın devam edebilmesi için halka tohumluk mısır dağıtılmıştır.
1891 yılına gelindiğinde mısır üretimindeki düşüş, etkisini yıl sonuna doğru göstererek ürünlerde fiyat artışına neden oldu. Samsun’da bir un çuvalı 30 kuruş zamlanırken Rusya’dan ithal edilen zahireye yasak getirilmesi kıtlık halini daha da zorlaştırmış ve halk 1893 yılının yaz dönemine gelindiğinde ikametlerini terk etmeye mecbur kalmıştı.
Yaşanan darlık yüzünden Gümüşhane ve Bayburt vilayetlerinden birçok kişinin Trabzon’a göç ettiğini, yolculuk süresi boyunca yabani otlarla beslendikleri çeşitli çalışmalarda yer almaktadır. Ordu kazasında yaşanan mısır kıtlığı sebebiyle kaza dışarısında bulunan yerleşim yerlerinde mısır ihracı yasaklanmıştır.
Ordu, Giresun, Çarşamba, Ünye, Fatsa ve Samsun kazalarındaki muhtaç ahalinin tohumluk ihtiyacını karşılayabilmesi için Meclis-i Vükela kararıyla 200,000 kuruş akçe sarfına karar verildi. Ancak ihtiyaç o kadar fazlaydı ki, Canik Mutasarrıflığı’nın yazısı üzerine, Trabzon vilayeti durumu merkeze bildirdi. Merkezin durumdan haberdar olması üzerine 30,000 kuruşun daha vilayete gönderilmesi kararı çıktı.
Sonuç olarak, Karadeniz Bölgesi’nde yaşanan kıtlıklar bölge halkının ekonomik sıkıntıya girmesine neden olmuştur. Kıtlığın etkisi bölgenin coğrafi yapısı gereği hemen hissedilmiştir. Üretimin temel besinlerinden biri olan mısırın eksikliği yıllar boyunca hissedilmiştir. İnsanlar 1885-1893 yılları arasında yaşanmakta olan kıtlıklar sonucunda zaman zaman kitle göçleriyle yer değiştirmek zorunda kalmıştır.
Osmanlı Devleti, 19. yüzyılda birçok alanda modernleşmeye çalışmış ve sosyal devlet olmak için çaba göstermiştir. Halkının yanında olmaya çalışan devlet, halkın sıkıntılarının giderilmesi için çalışmalar üstlenmiştir. Çiftçilere sağlanacak destek de bu modernleşme konusunun içinde değerlendirilmiştir. Bu bağlamda Ziraat Bankası kurulmuştur. Esasında devletin önemli bir destek sağlama aracı olarak gördüğü bu kurumun en azından Karadeniz Bölgesi’nde yaşanan sorunlara çözüm bulunmasında bir yol alındığı söylenebilir.
Yereldeki sandık bütçelerinin halkın ihtiyacını karşılaması konusunda yetersiz kalması bunu düşündürmektedir. Ordu kazasında kıtlığın olduğu dönemlerde halkın zor durumundan faydalanmaya çalışanlar olduğu da görülmektedir. Genel olarak zirai üretimin az olduğu ve kıtlığın yaşandığı dönemlerde kendilerini gösteren karaborsacılar ve tefeciler, çıkar sağlamaya ve halkın emeğini çalmaya çalışmışlardır. Kıtlıklardan çok çekmiş olan ahali aynı zamanda salgın hastalıklarla boğuşmuş, besinsiz kalmış, zaman zaman eşkıya zulmü altında ezilmiş, zaman zaman da hırsızlar ve tefecilerle uğraşmak zorunda kalmıştır.
Bu alanda yapılan çalışmalar:
- Aktaş, E. (2019). Ordu Kazasında Kıtlıklar (1891-1911) . Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, 0 (66) , 663-667 .
- Kılıç, Orhan, “Osmanlı Devleti’nde Meydana Gelen Kıtlıklar”, Türkler, C. 10, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 2002, ss. 718-730.
- Saylan, Kemal, “XIX. Yüzyıl Sonları ve XX. Yüzyıl Başlarında Ordu Limanı”, Karadeniz İncelemeleri Dergisi, C. 19, 2015, ss. 37-56.
- Boran, Ayşe. 19. Yüzyılda Karadeniz Bölgesinde Mısır Tarımı ve Ticareti. Ordu: Ordu Üniversites, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 2019.
- ,Kaynar, İhsan Seddar, 19. YY’ın İkinci Yarısından Cumhuriyet’e Fındığın Ekonomik ve Sosyal Tarihi (Orta Karadeniz Bölgesi), (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 2012.
- Gül, Abdulkadir, “Osmanlı Devleti’nde Kuraklık ve Kıtlık (Erzurum Vilayeti Örneği: 1892-1893 ve 1906-1908 Yılları)”, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, Vol. 2/9, 2009, ss. 144-158.
- Varol, N , Selimoğlu, E , Gültekin, T . (2019). Anadolu’da İklime Bağlı Kıtlık Afeti ve Risk Yönetimi . Antropoloji , (37) , 81-89 . DOI: 10.
* Ordu Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Yüksek Lisans Öğrencisi, bilginnagihan3@gmail.com